
NAMAZ İBADETİ
بِسْمِ اللهِ الرَّحْمنِ الرَّحِيمِ
Namaz Nedir?
Kâinatı, canlı ve cansız tüm varlıkları yaratan Yüce Allah (c.c.), biz kullarına bazı ibadetleri emretmiştir. Bunların en önemlisi namazdır. Namaz, Allah’a (c.c.) imandan sonra yerine getirilmesi

gereken ve İslam’ın şartlarından olan bir ibadettir. Namaz; tekbir ile başlayan, selam ile son bulan, Hz. Peygamber’in (s.a.v.) yapıp öğrettiği belirli fiil, söz ve dualarla yerine getirilen ibadetin adıdır. Yüce dinimiz akıllı, ergenlik çağına ulaşmış kadın ve erkek her Müslümana namazı farz kılmıştır. Kur’an-ı Kerim’de namazın kılınması gerektiğini ifade eden birçok ayet bulunmaktadır. Örneğin bir ayette, “…Namazı kılın; zekâtı verin ve Allah’a sımsıkı sarılın. O, sizin mevlanızdır. Ne güzel mevladır, ne güzel yardımcıdır!..” buyrulmaktadır. Başka bir ayette de “Namazı kılın; zekâtı verin; Peygamber’e itaat edin ki merhamet göresiniz.” buyrularak namazın farz olduğu belirtilmektedir
Namazın Şartları
Bir namazın sahih yani geçerli olması için belirlenmiş olan bazı şartlar vardır. Bunlar “namazın şartları” ya da “namazın farzları” olarak adlandırılmaktadır. Namazın şartları, dışındaki şartlar ve içindeki şartlar olmak üzere ikiye ayrılır. Bu şartlar, altısı içinde, altısı dışında olmak üzere toplam on ikidir.
1.Namazın Dışındaki Şartlar
1. Hadesten Tahâret: Hades, namaz kılmaya engel olan pislik anlamına gelir. Tahâret ise temizlik demektir. Hadesten tahâret, kişinin duruma göre abdest alması, gusletmesi ya da teyemmüm almasıdır.
2. Necâsetten Tahâret: Necâset, vücutta, elbisede ya da namaz kılınacak yerde bulunan pislik anlamına gelir. Necâsetten tahâret, bedenin, elbiselerin ve namaz kılınacak yerin temiz olması demektir.
3. Setr-i Avret: Namazda, vücudun başkalarına gösterilmesi yasak olan yerlerinin örtülmesi demektir. Namaz kılarken kadınların el, ayak ve yüz dışında tüm vücudunu örtmeleri; erkeklerin ise göbekleri ile diz kapakları arasında kalan yerleri örtmesi setr-i avretin gereğidir.
4. İstikbâl-i Kıble: Namazı kılarken Kâbe’nin olduğu yöne doğru dönmektir. Dünyanın neresinde olursa olsun bütün Müslümanlar, namazlarını kılarken Kâbe’ye dönerler. Kâbe bizim kıblemizdir.
5. Vakit: Dinimizde her namazın vakti içinde kılınması esastır. Vakti girmeden namaz kılınmaz. Ancak vakti geçen bir namaz daha sonra kılınabilir. Buna kaza namazı denir.
6. Niyet: Hangi namazın kılınacağını bilmek ve namaz ibadetini Allah (c.c.) için yapmayı kalben dilemektir. Namaza başlarken niyet etmek şarttır ancak niyetin sözle yapılması zorunlu değildir. Niyetin dil ile ifade edilmesi güzel bir davranış olarak görülmüşse de kalben niyet etmek yeterlidir.
2.Namazın İçindeki Şartlar
a) İftitah Tekbiri: Namaza başlarken “Allâhü ekber.” ifadesini söylemektir.
b) Kıyam: Namazda gereken yerlerde ayakta durmaktır. Ancak hastalık, yaşlılık vb. sebeplerle ayakta duramayacak olanlar, namazlarını oturarak kılabilirler.
c) Kıraat: Namazda Kur’an okumaktır. Namaz kılan kimsenin, bir miktar Kur’an okuması farzdır. Okunacak miktar kısa bir ayet de uzun ya da kısa bir sure de olabilir. Kıraat, namazda ayakta iken yapılır.
d) Rükû: Namazda elleri diz kapaklarına değdirecek şekilde, yere paralel biçimde eğilmektir.
e) Secde: Rükûdan sonra eller, dizler, alın ve burun yere değecek şekilde kapanmaktır. Namaz kılınırken her rekâtta iki secde yapılır.
f) Kâde-i Âhire: Namazın sonunda, Ettehıyyâtü’yü okuyacak kadar (teşehhüd miktarı) oturmaktır

“İman eden kullarıma söyle: Namazlarını dosdoğru kılsınlar. Kendisinde ne alışveriş ne de dostluk
bulunan bir gün gelmeden önce, kendilerine verdiğimiz rızıklardan (Allah için) gizli-açık harcasınlar.”
(İbrâhim suresi, 31. ayet.)